KRONİK BÖBREK HASTALIĞI TANI ve TEDAVİSİ
12.05.2013 17:53:02
Kronik böbrek hastalığının (KBH), ülkemizde salgın haline dönüşmüş önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu söyleyen Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ABD Nefroloji BD öğretim üyesi Prof Dr Gültekin Süleymanlar, sorunun teşhis ve tedavisine yönelik genel kriterlerle ilgili temel değerlendirmelerde bulundu.
Kronik böbrek hastalığı giderek artan sıklığı, yol açtığı yüksek morbidite ve mortalite oranları, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkilemesi ve tedavisi için gereken tedavilerinin çok yüksek maliyeti nedeniyle toplumsal yükü büyük olan bir hastalıktır. Günümüzde halk sağlığını ve sağlık bütçelerini tehdit eden bulaşıcı olmayan kronik hastalıklar (kalp-damar hastalıklar, tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı ve kronik böbrek hastalığı vs) bulaşıcı hastalıkların yerini almıştır. İnfeksiyon hastalıklarına bağlı ölümlerin gelecek 10 yılda %3 kadar azalacağı tahmin edilmektedir. Buna karşın 30 yaşın üzerindeki bireylerdeki dünyadaki hastalık yükünün %72 sini oluşturan kronik hastalıkların çoğu gelişmekte olan ülkelerde olmak üzere %17 kadar artış göstereceği öngörülmektedir. Yaklaşan bu sağlık ve sosyoekonomik krize karşı en uygun eylem kronik hastalıkların önlenmesidir. Global halk sağlığı çabalarının parçası olarak sıklıkla gözden kaçan böbrek hastalıkları günümüzde önleme çabaları açısından kritik bir organ hastalığıdır. Daha da önemlisi böbrek hastalığı “hastalık çoğaltıcısı” olarak kabul edilebilir.
Kronik Böbrek Hastalığı (KBH) nedir?
KBH, böbrekleri hasara uğratan ve böbreklerin normal görevlerini (kanı zararlı maddelerden temizleme, vücut sıvı dengesini sağlama, tansiyonu düzenleme ve hormon yapımı gibi) yapmasını engelleyen uzun süreli bir hastalıktır. Bu hastalığın teşhisi için üç aydan daha uzun süren idrar albumin atılımı artışı ve/veya böbrek fonksiyonunda önemli azalması (glomerüler filtrasyon hızı;GFH azalması) ile konulur. Bu hastalık tansiyon yüksekliği, kansızlık, kemik hastalığı ve kalp-damar hastalıkları gibi komplikasyonlara yola açabilir.
Kronik Böbrek Hastalığı (KBH) nın belirtileri nelerdir?
Kronik böbrek hastalığı / yetmezliği ileri aşamaya gelinceye kadar genellikle ciddi belirti vermeyebilir. Bununla birlikte aşağıdaki belirtilerden biri veya birkaçına sahip olan kişilerde kronik böbrek hastalığı / yetmezliği olabileceği akla gelme ve gerekli testler yapılmalıdır;
• Halsizlik, çabuk yorulma ve enerji kaybı
• Konsantrasyon bozukluğu
• İştahsızlık
• Uyku bozuklukları
• Geceleri kas krampları
• Ayak ve bacakta şişlik olması
• Özellikle sabahları göz çevresinde şişlik olması
• Ciltte kuruluk ve kaşıntı
• Özellikle geceleri daha sık idrar çıkma.
Kronik böbrek hastalığı / yetmezliği herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir. Bununla beraber aşağıdaki durumlardan birisine sahip olanlarda böbrek hastalığı ve yetmezliği gelişmesi olasılığı daha fazladır. Diğer bir deyişle bu durumlardan birisine sahip olanlarda böbrek hastalığı riski yüksektir;
• Şeker hastalığı
• Tansiyon yüksekliği (tansiyon yüksekliği)
• Şişmanlık
• Yaşlılık
• Ailesinde diyabet, hipertansiyon ve böbrek hastalığı bulunması
• Sigara içenler
Kronik Böbrek Hastalığının sıklığı nedir?
Dünyada 500 milyondan fazla insanda KBH vardır; genel olarak dünyada her 10 yetişkinin 1 inde değişik derecelerde kronik böbrek hastalığı olduğu hesaplanmıştır. Ülkemizde ise her 8-9 kişiden birisinde kronik böbrek hastalığı olduğu düşünülmektedir. Halen yürütmekte olduğumuz saha çalışması ile Türkiye bölgelere göre bu hastalığın tam boyutunu ortaya koyma imkanı bulabileceğiz.
Kronik Böbrek Hastalığının nedenleri nelerdir?
Genel olarak KBH nın en sık görülen nedenleri şeker hastalığı (diabetes mellitus), tansiyon yüksekliği (hipertansiyon), nefritler (glomerülonefritler, intersitiel nefritler vs), ürolojik nedenler (idrar yolu taşları ve idrar yolu tıkanmaları) ve kistik böbrek hastalıklarıdır. Ülkemizde son dönem böbrek yetmezliğine yol açan hastalıklar arasında ilk üç neden şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği ve glomerülonefritler olup bunları ürolojik hastalıklar, kronik tubülointerstisiyel hastalıklar ve pyelonefritler izlemektedir. Çocukluk yaş grubundaki hastalarda ise böbrek yetmezliğine götüren en önemli nedenler ise vezikoüreteral reflü, tekrarlayan üriner infeksiyonlar ve kronik glomerülonefritlerdir.
Kronik Böbrek Hastalığı nasıl teşhis edilir?
Kronik böbrek hastalığı / yetmezliği genellikle son dönemde kadar belirti vermediği için hastalığın belirlenmesi ancak yapılacak idrar ve kan testleri ile mümkün olur. Bu amaçla kanda kreatinin ölçümü ve glomerüler filtrasyon hızı (GFH) hesaplanması ve idrarda protein / albumin tayini ile teşhise ulaşılabilir. Ultrasonografik tetkik ile de böbreklerde yapısal anormallikler ortaya konulabilmektedir.
Teşhis edilemeyen Kronik Böbrek Hastalığının sonuçları nelerdir?
Birinci sonuç ilerleyici böbrek fonksiyon kaybına bağlı olarak böbrek yetmezliği oluşması ve diyaliz ve/veya transplantasyon ihtiyacının doğmasıdır. İkincisi ise kalp-damar hastalığa (KVH) bağlı erken ölümdür. Sağlıklı görünen ancak KBH bulunan bireylerde KVH (koroner kalp hastalığı, serebrovasküler hastalık, periferik arter hastalığı ve kalp yetmezliği) tan erken ölüm riski KBY olsun veya olmasın 10 kat daha artmaktadır. KBH her yıl 12 milyondan fazla bireyde KVH a bağlı morbiditeye neden olmaktadır. Bu sayı Tip 2 DM un global epidemisine bağlı olarak hızla artmaktadır.
Gelişen KBH epidemisinin maliyeti ve toplumsal sonuçları nedir?
Son dönem böbrek yetmezliğinin maliyetleri giderek artmaktadır. Dünyada 1.5 milyon nun üzerinde diyaliz (hemodiyaliz; makine diyalizi ve periton diyalizi; karından diyaliz) gören veya böbrek transplantasyonu (nakli) yapılmış insan yaşamaktadır. Bu sayının gelecek 10 yılda ikiye katlanması tahmin edilmektedir. Gelecek 10 yılda diyaliz ve transplantasyonun dünyadaki toplam maliyeti nin 1 trilyon USD ı geçeceği sanılmaktadır. Bu ekonomik yük gelişmiş ülkelerde sağlık bütçelerini zorlamaktadır. Daha düşük gelir düzeyi olan ülkelerde ise altından kalkılması mümkün olamayan bir ekonomik ortaya çıkacaktır. Ülkemizde ise 2005 yılında diyalize giren kronik böbrek yetmezliği hastaları için bütçeden yaklaşık 1 milyar USD harcandığı hesaplanmıştır. Gelişmiş ülkelerde renal replasman tedavisi (RRT) gören hastaların %80 ninden fazlası yaşamakta iken gelişmekte olan ülkelerde bu yük büyük oranda karşılanamamaktadır. Örneğin Hindistan ve Pakistan gibi ülkelerde RRT ihtiyacı olan hastaların ancak %10 nu bu tedavileri almaktadır. Birçok Afrika ülkesinde RRT ne ulaşma olanağı ya yok yada çok azdır. Yani bu ülkelerde SDBY olan insanların çoğu ölmektedir. Ancak ülkemizde son dönem ulaşmış bütün hastalara diyaliz tedavisi imkanı sunulabilmektedir.
Kronik Böbrek Hastalığı ve kalp-damar hastalıklarının teşhisi, önlenmesi ve tedavi edilmesi için neler yapılabilir?
Teşhis Günümüzde KBH nın erken dönemde teşhisini mümkün kılacak serum kreatinin ölçümü, GFH hesaplanması ve idrarda albumin ölçümü için basit testler vardır. Gelişmekte olan ülkelerde KBH nın erken dönemindeki hastaların çoğunda tanı konulamamaktadır. Böbrek bozukluğunun erken teşhisi çok önemli olup böbrek hasarının komplikasyonlara yol açmasından önce uygun tedavisini mümkün kılar.
Önleme ve geciktirme
Böbrek hastalığı açısından yüksek riskli olduğu düşünülen bireylerde taramaların yüksek önceliği vardır. Yüksek risk grubundaki bireyler;
• Şeker hastalar
• Tansiyon yüksekliği olan hastalar
• Şişmanlar
• Sigara içenler
• 50 yaşın üzerindeki bireyler
• Şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği ve böbrek hastalığına ilişkin aile öyküsü olanlar
• Diğer böbrek hastalığı bulunan bireyler
Güncel böbrek koruyucu tedaviler böbrek yetmezliğinin erken evrelerini de içine alacak şekilde uygulanmalıdır. Böbrek ve kalp-damar hastalığını önleyen anahtar koruyucu önlemler tanımlanmış ve başarılığı olduğu kanıtlanmıştır.
Şöyle ki;
• Proteinüri ve düşük GFH olanlarda ACE inhibitörleri / anjiotensin reseptör blokerleri (ARB) lerin kullanılması
• Yüksek kan basıncının azaltılması-kan basıncı ne kadar düşük olursa böbrek fonksiyonlarının korunması o oranda daha fazla olur
• Glukoz, kan lipidleri ve aneminin kontrol edilmesi
• Sigaranın bırakılması
• Fiziksel aktivitesinin arttırılması
• Şişmanlarda kilonun kontrolü
Tedavi
Son 10 yılda yapılan klinik araştırmalar ACE inhibitörleri /ARB lerin kullanılması ile RAS ın bloke edilmesinin KVH, diabet, tansiyon yüksekliği ve KBH na bağlı hastalık yükünü anlamlı düzeyde azalttığını göstermiştir. Bu ilaçların maliyetleri ise nispeten düşüktür. ACE inhibitörleri /ARB leri böbrek hastalığının ilerlemesini önlemekte veya yavaşlatmakta ve albüminüriyi azaltmaktadır. Böbrek hastalığının erken teşhisi ve önlenmesinin teşvik edilmesi Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından önerilen hedeflerin başarılması için önemli ilk adım olacaktır; bu girişimlerle dünyada kronik hastalıklara bağlı ölümlerin (gelecek 10 yılda beklenen 36 milyon önlenebilir ölümde) %2 oranında azaltılması mümkün olacaktır.
Kaynak: MEDİKAL AKADEMİ
Yorumlarınız
Haberin okunma sayısı :
10948
Önemli not: diyalizmerkezleri.org, siteye alınan haberlerin içeriği hakkında sorumluluk kabul etmez. Haberi orjinal kaynağından yargı yolu ya da karşılıklı rıza sonucu kaldırtmışsanız, sitemize başvurarak haberin sitemiz içeriğinden de kaldırılmasını sağlayabilirsiniz. Haberlerde gizli reklam bulunması olasılığı vardır.
Diğer Haberler